Dr. Stixrud: Şüphesiz, gençlerin karşı karşıya kaldığı yığınla stres kökenli problemden biri de uyuşturucu ve alkolle ilgili olanlar. Son birkaç yıl içinde gençlerdeki alkol alma tarzında da ciddi değişiklikler oldu; bunların içinde sosyal ortamlarda kendinden geçmeye götürecek kadar hızla ve çok içmek de var.

Ben üniversitede öğrenciyken, otuz yıl kadar önceleri, gençler genellikle eğlence olsun diye içerlerdi. Şimdi ise bilinç kaybı için içiyorlar.

Dr. Stixrud: Bililiyoruz ki insanlar kısmen stresten kurtulma amacıyla içki içiyorlar. İşte bu nedenle belki de, Transandantal Meditasyon tekniğinin bağımlıkla ilgili terapilerde ve önlem konusunda son derece yardımcı olduğuna dair elimizde yeterince sonuç var.

Stres gençleri sadece alkol ve madde bağımlılığına daha açık hale getirmekle kalmıyor, bir de stres hormonlarının alkol ve uyuşturucu madde ile girdiği reaksiyon nedeniyle kendilerini daha verimli ve hazla dolu hissetmelerine neden oluyor. Bu şu demektir; eğer stresliyseniz alkol ve madde kullanmaya eğilininizin artabilir, ama aynı zamanda, bedeninizdeki artmış stres hormonları ile alınan maddenin kimyasalları arasındaki etkileşim nedeniyle bağımlılık yaratan maddeden gerçek bir zevk de alırsınız. Böylece alınan darbe katmerleniyor; korkunç olan da bu.

Dr. Stixrud: Muhtemelen insanları alkol ve madde sorunlarına karşı aşılamanın bir yolu yok. Fakat sanırım çocuklara TM tekniğini uygulamayı öğretmek işe yarayabilir. Transandantal Meditasyon programını uygulamakla gençler, kendi kendilerini stresten arındırabilir ve içlerindeki huzuru ve mutluluğu bulmayı öğrenebilirler. Bu, bütün dünyada meditasyon uygulayanların, gençler dahil olmak üzere, ortak deneyimi. Zihnin durulup sakinleşmesiyle hissedilen huzur çok zevkli, çok hoş. Yetişkinlerdeki kimyasal madde bağımlılığının önlemi ve tedavisi amacıyla TM ‘NİN YARARLARI ÜZERİNE YAPILAN ARAŞTIRMALAR çok sağlam. Bu araştırmaların genç yetişkinler için de geçerli olamayacağını düşünmek için hiçbir neden yok.

Dr. Stixrud: Kesinlikle öyle. On yıl kadar önce genç ergen beyninin çok büyük bir hızla gelişmeye devam ettiğinin bulunmasıyla, bilim adamları şöyle düşündüler: " Bunu araştırmaya başlamamız lâzım. Çünkü alkolün anne karnındaki bebeğin gelişmekte olan beynine yaptığı etki çok korkunç. Peki, beyni halâ gelişmekte olan genç ergenler için ne yapacağız?"

Şu sıralar üzerinde görüş birliğine varılan sonuç oldukça üzüntü verici; Alkolün genç ergenlerin beynine verdiği zarar, yetişkin insanların beynine verdiğinden kat kat fazla. Dolayısıyla, artık sanırım şu, "Herkes içki içer canım, çok da sorun değil," anlayışından "Genç ergenlerimizi alkol ve uyuşturucu maddelerin zararlarına karşı korumamız lâzım," düşüncesine doğru yüzseksen derece bir değişiklik olacak.

Bunu yapmak için de Transandantal Meditasyon'u, kısmen, bir kez daha, araçlardan biri olarak görüyorum. Çünkü stres cevabını düzene sokuyor. İkinci olarak da, insanların iç mutluluğu ve iç huzurunu hissetmelerini, kendilerinden memnun olmalarını ve stresten kurtulmalarını sağlıyor. Bunların hepsi de birçok çocuğun alkol ve madde kullananmakla elde etmeyi düşündüklerinden ibaret.